Banka kullanımının artması ve doğası gereği parayı barındıran bu kurumlar, kötü niyetli dolandırıcıların iştahını kabartarak bankalar ve müşterileri üzerine yoğunlaşmalarına neden olmuştur.
Genel olarak dolandırıcılık eylemlerindeki ortak kurgu; müşterinin, özel bilgilerinin çeşitli yöntemlerle çalınması ve bu bilgiler kullanılarak müşteri adına ve bilgisi dışında işlem yapılmasıdır.
Gerçekleştirilen dolandırıcılık eylemlerindeki artış bankalarla müşterileri arasında sorunlar yaşamasına ve banka/müşteri zararlarına neden olmaktadır.
İnternet ve mobil bankacılık hedeflenerek gerçekleştirilen dolandırıcılık eylemleri girişimlerine yönelik bankalar tarafından alınan önlemler ve yasal otoriteler tarafından tesis edilen düzenlemeler sonucu dolandırıcılık eylem girişimlerine bağlı oluşan kayıplarda önemli oranda azalma olmuştur. Buna rağmen, bilişim suçlarının farklı şekillerde ortaya çıkabileceği göz önünde bulundurularak, dolandırıcılık girişimlerine karşı bankalar tarafından alınan önlemlerin ve yapılan/yayımlanan düzenlemelerin, gittikçe farklılaşan ve karmaşık bir biçime bürünen saldırılara karşı etkin önlem geliştirecek tedbirleri ve uygulamaları da içerecek şekilde güncellenmesi ihtiyacı bulunmaktadır.
Çoğunlukla müşterilerin teknik bilgi eksikliklerinden faydalanan sosyal mühendislik çalışmaları sonucunda, müşterilerin paraları ele geçirilmekte, banka ile müşteri sözleşmesi içerisinde, müşteriyi sorumlu tutan maddeler ve bankanın teknik bir zafiyetinin mevcut olmaması gibi nedenlerle tüm sorumluluk müşteriye yönlendirilmektedir. Ancak, pek çok durumda, bankanın sorumluluğu olan istismar edilebilir eksiklikler, müşterinin haksız bir şekilde zarar görmesine neden olmaktadır. Vaka özelinde çözümleme için bankanın sağladığı bilgi ve belgelere ek olarak BTK, operatör kayıtları ve benzeri bilgilerin bir araya getirilerek incelenmesi sonucu, müşteri lehine durumlarla da karşılaşılabilmektedir.